Ailelerin veya bireylerin belirlediği risk veya ihtiyaç yükünü hafifletmek amacıyla milli gelirin emeklilere, yaşlılara, dullara, yetimlere, hastalara, işsizlere ve benzeri kesimlere ayrılan sosyal koruma harcamalarının oranı 2022 yılında azaldı.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı sosyal koruma istatistiklerine göre, bu giderlerin idari giderler dahil toplam tutarı 2022 yılında yüzde 60,2 artışla 1 trilyon 291 milyar 77 milyon liraya ulaştı.
Söz konusu harcamanın, yüzde 64,27'lik tüketici fiyatları (TÜFE) enflasyonu ile indirgendiğinde bir önceki yıla göre reel olarak yüzde 2,5 oranında azaldığı kaydedildi. Sosyal koruma harcamalarının gayri safi yurt içi hasılaya (GSYİH) oranı 2021'de %11'den 2022'de %8,6'ya düştü.
Yüzde 8,4'e geriledi
2022 yılında idari giderler ve benzeri giderler düşüldükten sonra toplam sosyal koruma harcamalarının 1 trilyon 297 bin 924 milyon lirası, bunun yüzde 98,2'si şartlı ve ihtiyaç sahiplerine yapılan yardımlardan oluştu. Bir önceki yıla göre reel olarak yüzde 2,6 oranında düşen bu tutarın milli gelir içindeki payı ise 2,5 puan azalarak yüzde 8,4'e geriledi. Sosyal koruma yardımlarının büyük bölümü 567 milyar 450 milyon lirayla emekli/yaşlılara yapıldı. Bunu 396 milyar 993 milyon lirayla hastalık ve sağlık giderleri, 150 milyar 214 milyon lirayla dul ve yetim giderleri takip ediyor.
Yarıya yakını aile ve çocuklara
Risk/ihtiyaç gruplarına göre incelendiğinde emeklilere/yaşlılara yapılan harcamaların milli gelir içindeki payı yüzde 4,9'dan yüzde 3,8'e, hastalık/sağlık harcamalarının payı yüzde 3,4'ten yüzde 2,6'ya, emeklilere/yaşlılara ayrılan harcama yüzdesi ise yüzde 3,4'ten yüzde 2,6'ya yükseldi. Dul ve yetimlerin oranı %3,4'ten %2,6'ya yükseldi. Harcama oranı yüzde 1,2'den yüzde 1'e düştü. Sosyal koruma yardımlarının yüzde 13'ü koşullu olarak sağlandı ve bunların neredeyse yarısı aile ve aile yardımlarından oluştu.
Emekliler ve yaşlılar nakit sosyal koruma yardımlarının %71,2'sini veya %62,4'ünü aldı. 2022 yılında sosyal koruma gelirlerinin yüzde 41,4'ü yani 1 milyar 554 milyar 151 milyon lirası devlet katkısı oldu. Bu yardımların yüzde 28,4'ünü şirketlerden, yüzde 23,1'ini ise koruma kapsamındaki gerçek kişilerden gelen sosyal katkılar oluşturdu.