Suudi Arabistan, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'na (TCMB) 5 milyar dolarlık mevduat girişi yapacak.
Suudi Arabistan’ın Merkez Bankası'na 5 milyar dolarlık yatırım mevduatı yatırmasına yönelik görüşmeler devam ediyor.
Anadolu Ajansı'nın Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan edindiği bilgilere göre, Suudi Arabistan'ın TCMB bünyesinde 5 milyar dolarlık mevduat hesabı açması konusunda yürütülen görüşmelerde nihai aşamaya gelindi.
Suudi Arabistan Maliye Bakanlığı Sözcüsü de Reuters’a yaptığı yazılı açıklamada Türkiye Merkez Bankası’na 5 milyar dolar yatırmak için görüşmelerde sona yaklaştıklarını doğruladı.
Merkez Bankası'nın net rezervleri son aylarda artış eğilimindeydi.
Eski Hazine Müsteşarı ve Ekonomist Dr. Mahfi Eğilmez, kişisel blogunda konuyla ilgili, "Suudi Arabistan’dan Beş Milyar Dolar" başlıklı bir yazı yayımladı.
Yetkililerden kimse bu ana kadar bu soruların yanıtlarıyla ilgili bilgi vermediğine değinen Eğilmez, Parayı TCMB’ye yollayacak olanın Suudi Arabistan Merkez Bankası olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Suudi Arabistan devleti ya da Suudi Fonu böyle bir para verecek olsa bunu borç olarak verir ve muhatabı TCMB değil Hazine olurdu. Amaç rezervleri yüksek göstermek olduğu için Hazine de bu parayı TCMB’ye yatırırdı"dedi.
SWAP İŞLEMİ Mİ YAPILIYOR? DEPO HESABI OLARAK MI GELİYOR?
Eğilmez, "Para büyük olasılıkla depo hesabı şeklinde gelecek" diyerek bunun TCMB’nin brüt rezervlerini artıracağına dikkat çekti. Eğilmez sözlerinin devamında,"Böylece TCMB swap işlemi yaparak karşılığında TL vermek yükümlülüğünden kurtulmuş olacak. Aslında bu tür bir paranın mevduat hesaplarından pek bir farkı yok. Merkez bankaları mevduat toplamadığı ve bu hesaplara mevduat faizlerinden farklı faizler uyguladıkları için bunları mevduat hesaplarından ayırmak amacıyla adına depo hesabı deniyor" şeklinde analizde bulundu.
Eğilmez'in yazısında öne çıkanlar şu şekilde...
GELECEK OLAN PARANIN MALİYETİ NE OLACAK?
"Soruların en önemlisi bu paranın maliyetinin ne olacağı sorusu. Normal koşullarda rezerv artırmak amacıyla ya da başka amaçla döviz borçlanmak istendiğinde Hazine’nin dış borçlanma yapması ve alacağı parayı Merkez Bankasında tutması gerekir. Ne var ki Türkiye’nin risklerinin çok yüksek olması dış borçlanmanın maliyetini çok artırmış durumda. O nedenle dış borçlanma tercih edilmiyor. Zaten TCMB’nin 28 milyar dolarlık swap işlemi karşılığı döviz almış olmasının da nedeni bu. Bu durumda bu depo işleminin maliyeti ne olacak sorusu daha da önem kazanıyor.
Geleceği söylenen beş milyar dolar TCMB’nin brüt rezervlerini artıracak olsa da net rezervlerini ve eksi 54 milyar dolar dolayında bulunan swaplar hariç net rezervlerini etkilemeyecek. Bir başka ifadeyle brüt rezervler artacak ama net rezervler eski düzeyinde kalacak."
İKTİDAR SICAK PARA ARAYIŞINDA
İktidar, son dönemde dış politika alanında birtakım "normalleşme" adımları atıyor. İlişkilerin bozulduğu Suudi Arabistan, Mısır, Ermenistan, İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile yakınlaşmaya çalışan iktidarın bu yakınlaşmalarla birlikte Türkiye’ye sıcak para girişi sağlayarak, döviz krizini aşmaya çalıştığı yorumu yapılıyordu.
Erdoğan, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın 2018’de İstanbul’da öldürülmesinin sorumlusu olarak Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman’ı suçlamış ancak Nisan 2022’de normalleşme süreci kapsamında Riyad’da kendisi ile görüşmüştü.
Suudi Arabistan’a jest için Müslüman Kardeşler’e destek azaltılırken, İstanbul’da görülen Cemal Kaşıkçı cinayeti davası da kapatılmıştı. Suudi Arabistan ayrıca Türk mallarına dönük fiili boykota da son vermişti.
Kaynak: www.cumhuriyet.com.tr