CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Osmaniye STK, Muhtarlar ve Kanaat Önderleri Buluşması'nda konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından bazı detaylar şöyle:

- Bir miting yapmıyoruz, sizinle oturup konuşacağız. Memleketin nereye gittiğini sizde bende görüyoruz. Giderek artan sorunlarımız var. Evlatlarınız var iş bulamıyorlar, siz yaşıyorsunuz ben görüyorum. O zaman bir çıkışa ihtiyacımız var. Var olan sorunları çözmeye ihtiyacımız var. Bunu çözmek için gerçekten ülkeye hizmet etmeyi her şeyin önüne taşıyan bir siyasal anlayışa ihtiyacımız var. Cebini doldurmak için değil halkın cebi dolsun diye mücadele eden insanlara ihtiyacımız var.

- Kim kimlik, inanç üzerinden siyaset yapıyorsa ülkenin sorunlarıyla ilgilenmiyor demektir. Siyasetin görevi millet memnun mu değil mi, işi gücü var mı, ürünün karşılığını alıyor mu almıyor mu?

- 100 yılı bitirdik. 100 yılda büyük sıkıntılar yaşadık ama şimdi ikinci yüzyıla güçlü bir iradeyle çıkmamız lazım. Türkiye'nin hızla büyümesi, kalkınması lazım. Bölgesinde önder olması lazım. Sözü dinlenen bir ülke olması lazım. Eğer bunu yapamazsak sorunlarımızı çözemeyiz. Lider olmanın yolu çalışmaktan, üretmekten geçer. Lider olmanın yolu kişi başına milli geliri arttırmaktan geçer. Eğer milyonlarca kişi gelmiş bizim bu kadar işsizimiz varken onlar da bir şekliyle yanımızda duruyorsa yani sığınmacılardan söz ediyorum yani Suriyelilerden söz ediyorum. Onlara da aş, iş veriyoruz. Soru şu, Suriyeliler buraya niye geldi ve nasıl gidecek? Bu soruların cevabını devleti yönetenlerin vermesi lazım. Bu sorunun cevabını vermiyorsa sizin onlara artı oy verme şansınız yoktur. Ben kendi insanımın önce karnını doyurmak zorundayım. Bu olmadığı taktirde sorunumuz artar.

- Osmaniye fıstık üretiminde Türkiye birincisi. Pamuk, buğday ekenlerimiz var. Hayvancılık yapanlarımız var. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Konya'dan küçük olan Hollanda'nın yıllık tarım ürünü ihracatının neden 10'da 1'i ancak yapabiliyor? Neden et, hayvan, arpa, buğday, yem dışardan geliyor? Hadi petrolü, doğalgazı anladık yok. Peki neden diğerleri dışarıdan geliyor? Çiftçiyi toprağa küstürürseniz her şey dışarıdan gelir. Pandemi bize tarımın stratejik sektör olduğunu gösterdi.

Özgür özel'in ışık yakıp kapatma eylemine halk katıldı Özgür özel'in ışık yakıp kapatma eylemine halk katıldı

- TARSİM dolayısıyla büyük sıkıntılar var biliyorum. Özellikle miras yoluyla parçalanan yerler var. Bu kanunu yeniden ele alacağız. Tarım Kanunu 21. Maddesi var. Bu yıl yani 2022'de çiftçiye 134 milyar lira yardım yapılması kanuna göre. Şu ana kadar yapılmadı. Çiftçinin alacağı var hükümetten.

- Çiftçinin traktörü, hayvanı asla ve asla icra dosyalarına konu olmayacak. Bu düzenlemeyi yapacağız. Ayrıca çiftçiler için kırmızı mazot uygulaması düşünüyoruz. KDV'siz ve ÖTV'siz mazot verilecek çiftçiye.

- Köylerimizde nasıl devletin bir görevlisi imamı varsa aynı şekilde tarım yapılan yerlerde ziraat mühendisi, teknikeri, hayvancılık yapıyorsa veteriner olacak. Köyler boşalıyor. Köylerde nüfus kalmadı. Bir düşüncemiz daha var. Köylerdeki bütün kadınları ve gençlerin sosyal güvenlik primini devlet ödeyecek.

- Aramızda muhtarlar var. Muhtarlara demokrasinin temel taşı diye hitap ederiz. Bu topraklarda yapılan ilk seçim 1833 yılında Kastamonu'nun Taşköprü ilçesinde yapılan bir muhtarlık seçimidir. Muhtarları güçlendirmemiz lazım. Eğer muhtarlık kurumunu güçlendirirseniz demokrasiyi de güçlendirmiş olursunuz.

- Muhtar vatandaşın en rahat ulaştığı kişidir. Bütüncül bir muhtarlık kanunu yok. 82 değişik kanunda 354 maddede muhtar adı geçer. Sizin bağımsız bir muhtarlık kanuna ihtiyacınız var. Bunun için çalışmalarımızı yaptık. Elimizin altında duruyor. İktidar olursak muhtarlık kanunu çıkacak.

- Kendi mahallesiyle ilgili belediye meclisi bir karar alacaksa muhtar mutlaka davet edilmeli söz ve karar sahibi olmalı. Böylece mahallesiyle ilgili kendi düşüncelerini bir şekliyle aktarmış da olacaktır. Türkiye Muhtarlar Birliği kurulmalı.

- Milliyetçi duygunun çok güçlü olduğunu biliyorum Osmaniye'de. Her birimiz milliyetçiyiz zaten. Altı okumuzdan biri milliyetçiliktir. Vatanıyla ve bayrağıyla sorunu olmayan herkesin başımın üstünde yeri vardır. Kim olursa olsun, hangi görüşten olursa olsun her insana saygı duyarım yeter ki bayrağıyla ve vatanıyla sorunu olmasın.

- Allah nasip eder iktidar olduğumuzda bu şanlı ordumuzun elinden alınıp Katar'a verilen tank palet fabrikasını alıp ordumuza vereceğiz. Bizim milliyetçiliğimiz sözde değildir. Özünde milliyetçiyiz biz. Yürekten milliyetçiyiz biz. Sen nasıl olurda Avrupa'nın en büyük tank palet fabrikalarından birisini alacaksın Katar'a vereceksin. Benim dışımda itiraz eden var mı? O zaman niye oy veriyorsunuz?

- Dünyada hastanesi olmayan hiçbir ordu yok. En büyüğünden en küçüğüne kadar her ordunun hastanesi var. Bizim ordumuzun ne hastanesi kaldı ne de doktoru. Allah nasip eder iktidar olduğumuzda ordunun elinden alınan o bütün hastaneleri alıp yeniden ordumuza vereceğiz.

- Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez kendi toprağımızda dalgalanan bayrağı indirip, Süleyman Şah Türbesi'ni kaçırdık. E hani bunlar milliyetçiydi? Hani bunlar vatanseverdi. Bir karış toprağımız için gerekirse canımızı vermeye hazırız. Allah nasip eder iktidar olduğumuzda göreceksiniz Süleyman Şah Türbesi tekrar o topraklara gidecek ve tekrar bizim bayrağımız dalgalanacak.

- Belki merak ediyorsunuzdur Kılıçdaroğlu ya da CHP Suriye tezkeresine neden hayır dedi. Size gerçeği söyleyeyim. Kendi topraklarında yabancı bir askerin postalını isteyen bir arkadaşımız var mı? Yok. Biz de istemedik o nedenle hayır dedik.

- Biz gerçekten bayrağını, vatanını seven bir gelenekten geliyoruz.

- Bize güvenmenizi istiyorum. 20 yıldır iktidardalar. 20 yılda bu ülkenin öğrenci yurdu çözülemez mi? Bana çıkıp biriniz söyleyin. Şu fabrikayı devlet yaptı deyin. Bir fabrika ismi söyleyemezsiniz. E hani sosyal devlettik biz? Her birinizin düşünmeye ihtiyacı var. Bu toplantının önemi kanaat önderleriyle ben toplantı yapıyorum. Kanaat önderleri olarak oturup düşünmeniz lazım. Türkiye'nin buradan çıkması lazım. Katma değeri yüksek ürün üretmesi lazım. Akıllarında bile yok. Katma değeri yüksek ürün üretmezseniz, katma değeri yüksek ürün üreten ülkelerin pazarı olursunuz.

- Size büyük görev düşüyor seçimlerde. Sadece bir şey istiyorum sandığa gittiğiniz zaman elinizi vicdanınıza koyup vicdanınızın sesini dinleyip ondan sonra oy kullanın.

Kaynak: www.yenicaggazetesi.com.tr

Editör: Haber Merkezi