Yüksek enflasyon ve yüksek faiz, resesyon riski ve savaş etkisiyle dünya ekonomisi çalkalanırken küresel hisse senedi ve tahvil piyasalarında ocak-eylül döneminde değer kaybı 36 trilyon dolarla rekor kırdı.
Bu rakam, 2008-2009 dönemindeki küresel finans krizi ve 2020’deki pandemi döneminde görülen yaklaşık 23 trilyon dolarlık değer kayıplarını da aştı.
DÖNÜM NOKTASI
Merkez bankalarının resesyon riskine rağmen enflasyonu frenlemek üzere faizleri daha fazla artırma kararlılığında olduğuna işaret eden Bloomberg’den Jan-Patrick Barnert, yılın kalan bölümünde piyasalarda daha fazla acının muhtemel olduğunu yazdı.
İsviçre merkezli Gam Investment şirketinin küresel yatırım şefi David Dowsett, dünyanın siyasi ve ekonomik olarak yeniden şekillenişine tanık olduklarını, şu an ortaya çıkan eğilimlerin 2020’li yılların kalanında devam edeceğini, dünyanın bir dönüm noktasında olduğunu, çığır açan bir değişimin yaşanmakta olduğunu söyledi.
KAYIPLARIN ARTMASI BEKLENİYOR
Bloomberg’deki analizde, para musluklarının açık olduğu yıllarda küresel piyasalara akan nakit dalgası göz önüne alındığında kaybın da büyük olmasının şaşırtıcı olmayabileceğini ancak piyasalarda yıkımın devamının gelebileceğini yazdı.
Aşırı gevşek para politikalarının, 2020’de pandemiyle kısa süreli kesintiye uğrayan ancak sonra devam eden hisse senedi borsalarındaki tarihteki en uzun süreli boğa piyasasının temel taşı olduğuna işaret edilen analizde, ABD Merkez Bankası başta olmak üzere merkez bankalarının inşasına yardım ettikleri şeyi yıkmakta olduğu vurgulandı.
1 YILDA 294 FAİZ ARTIŞI KARARI
Bank of America stratejistlerinin hesaplamasına göre Ağustos 2021’den bu yana dünya genelinde merkez bankaları 294 kez faiz artışına giderken, son 7 ayda da merkez bankaları bilançolarında 3,1 trilyon dolarlık ‘miktarsal sıkılaştırma’ yapıldı.
Kur ve tahvil oynaklıklarının da yüksek seyrettiğine işaret edilen analizde, Goldman Sachs ve BlackRock’un “piyasalar henüz küresel resesyon riskini fiyatlamadı” uyarısı da aktarıldı.
Tahvil ve hisselerin aynı anda satılıp değer kaybettiği nadir yıllardan birinin yaşandığına işaret edilen analizde, on yılların en yüksek enflasyonunun merkez bankalarının agresif kararlar aldırdığı, artan borçlanma maliyetleri, yüksek petrol fiyatları ve Ukrayna’daki savaşın ekonomik büyüme ve şirketler kârlarındaki görünümü kararttığı kaydedildi.
GÜVENLİ LİMANLAR DA KAYIP
Hazine tahvili ve altının genellikle iki güvenli liman olarak görüldüğünü ancak üçüncü çeyrekte bu ikisinin hisse senetlerinden bile fazla değer kaybettiğini belirten Bloomberg,
bu çeyrekte sadece Bitcoin ve ABD dolarının pozitif getiriye sahip olduğuna işaret etti.
BofA’nın baş yatırım stratejisti Michael Hartnett, 2022 yılının “acı dolu bir rejim değişimi yılı” olarak nitelendirdi.
Kaynak: www.sozcu.com.tr