Dünya aşırı iklim olayları ve sıcaklık artışıyla boğuşurken, enerji tekelleri, iklim krizini tetikleyen emisyonları azaltma vaatlerinin çok uzağında; petrol ve gaz üretimini artırarak rekor kârlar elde etmeye ve iklim krizini tetiklemeye katkıda bulunmaya devam ediyorlar.

Bu yıl kayıtlara geçen en sıcak haziran ayının ardından, dünya tarihinin en sıcak haftası geçtiğimiz hafta yaşandı ve bilim insanları fosil yakıtlardan vazgeçmediğimiz sürece gezegenin daha da ısınacağı konusunda hemfikir.

Küresel ısınmaya etkisi bilinen fosil yakıt üretiminin azaltılması vaatleri ise tutulmuyor, tersine, enerji şirketleri fosil yakıt üretimini artırıyor.

AK Parti'den 100 bin TL'lik  limitli kartlara vergi iptali! AK Parti'den 100 bin TL'lik limitli kartlara vergi iptali!

TEKELLERİN KÂRLARININ BEDELİNİ HALKLAR ÖDÜYOR

 Harvard Üniversitesinde petrol endüstrisini inceleyen Bilim Tarihi Profesörü Naomi Oreskes, “Fosil yakıt endüstrisi tehlikeli bir ürün satarak büyük kârlar elde etti ve şimdi dünyanın dört bir yanındaki masum insanlar ve hükümetler bu pervasızlıklarının bedelini ödüyor” dedi.

Petrol devleri geçtiğimiz birkaç yıl içinde iklim kriziyle ilgili kaygıları gerekçe göstererek petrol ve gaz üretimini azaltma ve emisyonlarını düşürme taahhüdünde bulunmuşlardı. Ancak son zamanlarda birçoğu bu planlarından geri adım attı.

VAATLERİNİN HEPSİNDEN GERİ ADIM ATTILAR

Şubat ayında rekor kıran sıcaklıkların ortasında BP, 2030 yılına kadar emisyonlarını yüzde 35 oranında azaltma hedefini küçülttü ve bunun yerine yüzde 20 ila 30 oranında bir kesinti hedefleyeceğini söyledi. ExxonMobil, düşük karbonlu yakıt üretmek için yosun kullanmaya yönelik yoğun bir şekilde kamuoyuna duyurulan bir çabanın finansmanını sessizce geri çekti. Shell ise daha önce emisyonlarını önemli ölçüde azaltma sözü vermesine rağmen bu yıl yenilenebilir enerji yatırımlarını artırmayacağını açıkladı.

Shell, 2030 yılına kadar petrol üretimini yüzde 20 azaltma sözü vermişti, ancak bu yıl bazı operasyonlarını başka bir petrol şirketine satarak bu hedefe zaten ulaştığını ileri sürdü; böylece atmosferdeki emisyonları azaltmamış oldu. BP de gaz sondajını genişletti. Exxon’un CEO’su Darren Woods ise geçen ay bir endüstri konferansında yaptığı konuşmada şirketinin ABD’deki kaya petrolü yataklarından üretilen petrol miktarını iki katına çıkarmayı planladığını söyledi.

"VAATLER SİYASİYDİ"

Bir Shell sözcüsü, şirketin “toplumun iklim değişikliği konusunda harekete geçmesi gerektiğine” inandığını ve şirketin iklim taahhütlerinde “temel bir değişiklik” yapmadığını ve bu hedeflere doğru ilerleme kaydettiğini iddia etti. Şirket sözcüsü, “Küresel enerji talebinin artmaya devam edeceği ve petrol ve gaz da dahil olmak üzere farklı enerji türleriyle karşılanacağı görüşümüzü koruyoruz. Bu senaryoda, performans, disiplin ve basitleştirmeye odaklanarak daha az emisyonla daha fazla değer sağlayan dengeli bir enerji dönüşümü portföyümüze iyi uyum sağlıyor” dedi.

Ancak Enerji Ekonomisi ve Finansal Analiz Enstitüsünde Küresel Enerji Dönüşümü Araştırmacısı Dan Cohn ise “Verdikleri sözlerin alaycı siyasi amaçlar için kullanıldığına, ancak endüstrinin stratejik konumuna artık uymadıklarında terk edildiklerine dair hiçbir şüphe bırakmadılar” yorumunda bulundu.

Brown Üniversitesinden Çevre ve Sosyoloji Profesörü Timmons Roberts da, iklim taahhütlerinin yıllar önce fosil yakıtlar daha az kârlı hale gelirken popüler hale geldiğini, ancak Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden bu yana gaz fiyatlarının arttığını, hatta fosil yakıt şirketlerinin geçen yıl rekor kârlar elde ettiğini söyledi. “Kâr motivasyonuyla hareket ettikleri açıkça ortaya çıktı” diyen Roberts, halka açık şirketlerin CEO’ları kâr artışını maksimize etmedikleri takdirde görevden alınabildiği için bu dürtünün şaşırtıcı olmadığını sözlerine ekledi.

"İHTİYAÇ" SAVUNMASI

Geçtiğimiz perşembe günü -dünyanın resmi olmayan en sıcak gün rekorunu üst üste üçüncü kez kırmasının hemen ardından- TotalEnergies şirketi CEO’su Patrick Pouyanne CNBC’ye verdiği demeçte, şirketinin yatırımlarının büyük bir kısmını fosil yakıtlara aktarmaya devam edeceğini söyledi. “Bugün toplumumuzun petrol ve gaza ihtiyacı var. Bir gecede tüm bunları ortadan kaldırabileceğimizi düşünmenin bir yolu yok” dedi.

Benzer şekilde Shell’in CEO’su Wael Sawan da aynı gün yayımlanan bir röportajında petrol ve gaz üretimini durdurmanın “tehlikeli ve sorumsuzca” olacağını savundu. Sawan BBC’ye verdiği demeçte, “Gerçek şu ki, günümüzün enerji sistemi petrol ve gaza umutsuzca ihtiyaç duymaya devam ediyor. Bunu bırakmadan önce geleceğin enerji sistemlerini geliştirdiğimizden emin olmamız gerekiyor ve henüz toplu olarak bunun gerçekleşmesi için gereken hızda hareket etmiyoruz” ifadelerini kullandı.

YAŞANABİLİR BİR İKLİM İÇİN ZORUNLU

Enerji Araştırmacısı Dan Cohn, “Kimse fosil yakıt talebinin bir gecede ortadan kalkmasını beklemiyor” dese de, önümüzdeki yıllarda fosil yakıtlardan uzaklaşabileceğimize ve hatta yaşanabilir bir iklimi güvence altına almak istiyorsak bunu yapmamız gerektiğine dair çok sayıda kanıt olduğunu söyledi.

Çevre Profesörü Timmons Roberts ise CEO’ların yaptıkları bu yorumların fosil yakıt endüstrisinin iklim eylemini kasıtlı olarak ertelemek için kullandığına dikkat çekti.

Harvard Üniversitesinden Naomi Oreskes’e göre de, herhangi bir zamanda hangi stratejiyi uygularlarsa uygulasınlar, endüstri “İklim eylemini engellemek ve bizi ürünlerine bağımlı tutmak için ellerinden gelen her şeyi yapıyor.

Editör: Haber Merkezi