Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin TBMM'deki haftalık grup toplantısında gündemi değerlendiriyor.
Özel'in bugün kürsüde kendisini açıkça tehdit eden MHP lideri Devlet Bahçeli'ye yanıt vermesi bekleniyor.
Özgür Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
* Biz şehitlerimizi düşünürken Ankara'da bazı kişiler bize alışılmış ezberleri tekrar ettirmekle meşguldü. Bazıları süreci yara almadan atlatmaya çalışarak sanki büyük bir algı operasyonunun ilk günlerini yaşıyormuşuz gibi hissettirdiler.
'MİLLİ YAS' TEPKİSİ
*Ulusal yas ilan edilmesi gerektiğini söylemiş miydik? Varsa eğlence ve festivaller iptal edilmelidir. Bu ülkenin bu acıyı paylaşmasını istedik. Bu uygulama geçmişte zaten yaşandı. Ama söylediklerimizi dinlemediler. Suudi Arabistan kralı öldüğünde 3 günlük yas ilan ettiler. Bu ülkenin 12 çocuğu şehit olurken ulusal yas ilan etmeye gerek görmüyorlar.
BİLDİRİ YANITI
* Cumhuriyet Halk Partisi'nin bildirisini imzalamadığımız doğrudur. "Sonra yalana sarılıyorlar, tepki gelince CHP kendi açıklamasına imza attı." Bildirimi gönderin bile demedik. Bu şehitlerin ölüm nedeni konusunda dürüst bilgi olmadan kimseyle işbirliği yapmayacağımızı söyledik. Ömer Çelik yalan söylüyor, büyük yazarlar bildiriyi kendisinden sonra CHP'nin imzaladığını söyledi. Meclis tutanakları açıldıktan sonra Grup Başkan Yardımcımız kürsüye çıkıyor ve bu bildiriyi satır satır okuyor.
*Bu açıklamayı hazırlama talebi geldiğinde 3 grup başkan yardımcımızla görüştük ve taleplerimizin karşılanmaması durumunda kendi açıklamamızı hazırlayacağımızı söyledik. Bu ciddi bir ifade, diğeri ise büyük bir hata. Şehitlere destek veren ailelere karşı sorumluluğumuzun bilincinde olarak, CHP başkanı ve grup başkanı olarak grup başkan yardımcılarıyla birlikte bu açıklamayı büyük bir onurla hazırladık ve o vesileyle yayınladık. Artık istediği kağıtlara imza atan, iktidarın peşinden koşan, bir sonraki habere kadar şehitleri unutan zihniyetle işbirliği yapmıyoruz ve bundan sonra da işbirliği yapmayacağız.
'KAÇ BİLDİRİYE İMZA ATTIK, NEYİ ÇÖZDÜK?'
* 1984'ten bugüne kaç deklarasyona imza attık? Neyi başardık, neyi çözdük? Artık ne gönlün idaresi ne de gönlün muhalefeti olacaktır. Faşizme "Bunu neden yapıyorsun?" diye sorulmaz. Mikroplara "İnsanları neden hasta ediyorsunuz?" diye soramazsınız. Eğer muhalefet hükümetin konumunu güçlendirirse, iktidara değil muhalefete meydan okunur. Sorumluluğumun bilincindeyim.
*Elbette sorularımız var. Pençe-Kilit Harekatı 20 ay boyunca şehitlerin gelişiyle anıldı. Bu operasyonun amacı nedir, amacı nedir? Eğer geldiyse neden oradayız? Değilse neden gelmedi? Bu şartlarda askerlerimizi koruyamıyorsak onların canlarını korumak için başka tedbirlerin alınması gerekmez mi?
BAHÇELİ'YE ÇOK SERT YANIT: 'O HAİN ERDOĞAN'DIR!'
*CHP bildirisinde PKK yazmıyordu; CHP PKK diyemez. Sayın Bahçeli bugün PKK'nın adını anmayan bir hain arıyorsanız işte Erdoğan'ın tweet'i dediniz. PKK'nın adını anmayan bir hain arıyorsanız o hain Recep Tayyip Erdoğan'dır.
ŞEHİT CENAZESİNDEKİ PROVOKASYON
* Teğmen Ramazan Günay'ın İzmir'deki evini ziyaret ettiğimiz gibi, şehadet haberini aldığımız Enis Budak'ın memleketim Manisa'daki cenaze namazına da katıldık. Akhisar askeri havaalanına gittik. Ailesi, kardeşleri ve 400'e yakın aile üyesiyle birlikte saatlerce cenaze töreni bekledik. Provokasyona ilişkin bilgi aldık. Özgür Özel geldiğinde slogan atacaksın dediler. Yöneticilerimize ulaşan bilgiler var. İstersen camiye gelme dediler.
* Eğer provokasyon olacak ve şehrimde beni itibarsızlaştırmaya çalışacaklar diye gitmezsem belki de bulunduğum yerin hakkını veremem. Gaziantep'te tacımıza saldıran AK Parti'nin adayı ortaya çıktıysa her biri birer birer ortaya çıkar. Bir şehidimizin cenazesini hepimize yakışan şekilde kutlayamadığım için üzüntü duyuyorum. Harekete geçen kalabalık buna izin vermiyor. Buna başvuranlar utansın.
*Manisa Valisine, Manisa Emniyet Müdürüne ve mensuplarına, acılarını tatmak yerine defalarca arayıp bunu yapanları lanetleyen Budak ailesine, bu büyük yürekli insanlara canı gönülden teşekkür ediyorum, hiçbir sorumluluk almadan. .
'ELAZIĞ'DA AKŞENER'İN GÖNDERDİĞİ ÇELENGİ DE PARÇALADILAR'
* Meral Akşener Hanım'ın Elazığ'a gönderdiği tacı da imha ettiler. Ortak bildiriyi imzaladılar ve tacı kapıyorlar. 28 belge imzaladık. Çubuk'ta cumhurbaşkanımızı linç etmeye çalıştılar. Anıtkabir'de cumhurbaşkanımızın elini havada bıraktılar. Başkanımızın önüne kurşun sıktılar.
'ERDOĞAN VE BAHÇELİ KÖTÜ İNSANLAR'
* Ali Yerlikaya Bey'i aradım ve polis memurlarına teşekkür ettim. Onların acısını hissetmek yerine defalarca arayıp bu konuları konuşuyoruz, 'Bunu yapanları lanetliyoruz' diyoruz. "Özgür Bey bizim ailemizin evladıdır" diyen Budak ailesine yürekten teşekkür ediyorum. Geçtiğimiz günlerde 28 imza attık, Cumhurbaşkanımızın önüne kurşun sıktılar, Meclis'te yumrukladılar, Çubuk'ta linç girişimiyle karşı karşıya bıraktılar. Keşke önce imzalayıp sonra eleştirseydi diyenler varsa aldanmasın. Bunu yazan, çizen herkese söylüyorum. Erdoğan ve Bahçeli mükemmel siyasetçiler ama kötü insanlar.
* Seçim döneminde bize montaj videolarıyla Kandil'i gösterin, sıkıştığınızda Abdullah Öcalan'ın mektubunu okuyun. Sonra “yerel ve ulusal siyaset”. Yerelliğinize, milliyetçiliğinize lanet olsun.
HÜDA PAR'IN 'ÖZERKLİK' AÇIKLAMASI
* Sayın Bahçeli, "Ne HDP'yi ne de CHP'yi dinlemeyeceğim" dedi. Hayatın için teşekkür ederim dedim ama onları da duyamadım. İsmet Paşa'nın anma töreninden geliyorum. Muhalefete karşı çıkmayacağım. Bugün kendinizi birbirinizle kıyaslama günü değil. Bahçeli ne HDP'yi ne de CHP'yi dinledi. Ama HÜDAPAR'ı dinlemedi. HÜDAPAR Başkanı konuşması sırasında, elindeki halifeliğin yeşil kartıyla mikrofonu açarak şu sözleri okudu: "Devlet yöntemleri olumlu ve olumsuz yönleriyle özgürce tartışılmalıdır."
*Bunların olumlu ve olumsuz yönleri var. Bunların olumsuzluklarını sayabilsem sayabilirim. Ama ben? Bunlar ittifak ortağı değil mi? Devlet bölünmesinin olumsuz yönlerini Recep Tayyip Erdoğan sıralasın. Tek bayrak, tek vatan olarak düşünün. Haydi Bahçeli bize bu sistemlerin olumlu yanlarını anlatın. CHP olarak bir ilke imza attık. Yolumuz doğrudur ve bu yolda cesaret ve kararlılıkla yürüyeceğiz.
*İttifak ortağınızın dediği gibi kim kiminle. Herkes şunu bilmelidir ki bu hükümet bir devlet değildir. Devletin kanatları hükümeti korumak için değil, milleti korumak için vardır. Devletin partisi yoktur. Muhalefet hükümeti meşrulaştırmak için değil, iktidarın elinden alındığı halk, millet için yapılıyor. Bize oy verenlerin Saray'a oy vermediğini biliyoruz. Hükümeti o rahat bölgede yalnız bırakmayacağız. Yolumuz doğrudur, cesaretle, kararlılıkla bu yolu takip edeceğiz.