Türkiye, hayat pahalılığının zirveye ulaştığı bir dönemde yerel seçimlere giderken, ekonomistler seçim sonrası için sıkı para ve maliye politikaları ile döviz kurunda yaşanacak gelişmelerin önemini vurguluyor.
Yerel seçimlere sayılı günler kala Türkiye'nin ekonomik geleceği, hem vatandaşların hem de ekonomi çevrelerinin en çok merak ettiği konuların başında geliyor. Ekonomistler, seçim sonrası dönemin, vergi artışları ve mali sıkılaştırma önlemleriyle ekonomide "çok zor" bir sürecin başlangıcı olabileceği konusunda uyarıyor.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in vurguladığı gibi, enflasyonun kontrol altına alınması için iç talebin yavaşlatılması gerektiği ve bu doğrultuda kemer sıkma politikalarının uygulanacağı bekleniyor. DW Türkçe'de yer alan habere göre, ekonomist Güldem Atabay, "Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Türkiye'nin o acı reçete karşısına konacak, Türkiye o acı ilacı içecek," ifadeleriyle durumun ciddiyetini ortaya koyuyor.
Bakan Şimşek, yeni vergilerin enflasyonu tetiklemeyeceğini ve belirli istisnalar haricinde vergi oranlarında artışa gitmeyeceklerini belirtse de, Atabay'a göre bu durum temel tüketim malzemeleri ve gıda fiyatları enflasyonunu daha da artırabilir.
Seçim sonrası para politikasında yapılacak muhtemel faiz artırımları ve TL'nin değer kaybı ekonomistlerin gündeminde. Capital Economics'ten Liam Peach, "Mali sıkılaştırma şu ana kadar sınırlı kaldı ve seçimden sonra daha fazlasının yapılması gerekecek," derken, Bluebay Asset Management'tan Timothy Ash, siyasi döngünün ekonomik politikalar üzerindeki etkisinin önemini vurguluyor.
Atabay, sene sonu dolarda 38 seviyesindeki beklentisini değiştirmediğini söylerken TL'nin seyrinden ve döviz rezerv kaybından endişe duyduğunu belirten Timothy Ash de Türklerin yerel seçimlerin ardından büyük bir devalüasyonun daha yaşanacağı söylemine inanıyor gibi göründüğünü söyledi.
Enflasyonla mücadele kapsamında Merkez Bankası'nın yerel seçimler öncesinde attığı adımlar, seçim sonrası için de benzer müdahalelerin sinyalini veriyor. Ancak ekonomistler, bu politikaların orta ve düşük gelir grupları üzerindeki yükü artıracağı konusunda hemfikir.
