Savcılıkça İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne sunulan itiraz dilekçesinde, sanık İbrahim Keloğlan'ın olay tarihinde, site sakinleri ve müşteki tarafından bakımı yapılan kediye asansör içerisinde tekme attığı ve kedinin can havliyle koridora kaçtığı belirtilmiştir.

Dilekçede, sanığın kedinin kaçmasını engellemek amacıyla koridor kapılarını kapattığı ve kediyi tekmelemekten vazgeçmediği vurgulanmıştır. Ayrıca, Hayvanları Koruma Kanunu'nun amacı göz önünde bulundurularak, sanığa üst haddinden ceza verilmesi gerektiği, ancak mahkemenin temel ceza tayininde yanılgıya düştüğü ifade edilmiştir. Savcılık, sanığın eyleminin "canavarca hisle", "hunharca eziyet çektirerek" gerçekleştiğini ve bu nedenle üst haddinden ceza verilmemesi durumunda ileride daha vahim olaylara ceza verilemeyeceğini belirtmiştir.

Dilekçede, sanığın eyleminin son derece ağır ve vahim olduğu vurgulanmış, ancak mahkemenin temel ceza belirleme sürecinde yanılgıya düştüğü ifade edilmiştir. Sanığın duruşmadaki tutumunun takdiri indirim sebebi olarak kabul edilemeyeceği ve Türk Ceza Kanunu'nun 62. maddesinin usul ve yasalara aykırı şekilde uygulandığı dile getirilmiştir.

Dilan Polat ve Sıla Doğu adli kontrol şartıyla hakimliğe sevk edildi Dilan Polat ve Sıla Doğu adli kontrol şartıyla hakimliğe sevk edildi

Savcılık istinaf dilekçesinde, mahkemenin kararının kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle itiraz edilmiş, hükmün bozulması ve sanığın tutuklanması talep edilmiştir.

Özetle, Kedi Eros davasında savcılığın yaptığı itiraz, mahkeme kararının hatalı olduğunu ve adaletin sağlanması için yeni bir değerlendirme yapılması gerektiğini vurgulamaktadır.

Kaynak: TAKVİM