Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), “boşandıktan sonra yeniden evlenebilmek için 300 gün beklenmesi koşulu” ile ilgili bir kadının yaptığı başvuru üzerine, Türkiye’nin insan hakları ihlalinde bulunduğuna hükmetti.
İzmir’de yaşayan 1973 doğumlu Nurcan Bayraktan isimli kadının 2020 yılında yaptığı başvuruyu inceleyen AİHM, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) aile ve özel yaşama saygıyla ilgili 8. maddesi ile ayırımcılığın yasaklanmasıyla ilgili 14. maddeyi ve bunla bağlantılı olarak evlenme hakkıyla ilgili 12. maddeyi ihlal ettiğine hükmetti.
Başvuruda, Türk Medeni Hukuku’nun 132. maddesine göre, hamile olmadığını tıbbi kontrole girerek, kanıtlayamaması halinde kadının eski kocasından başka birisiyle yeni evlilik için 300 gün bekleme zorunluluğuna itiraz edildi.
Yasalara göre, yeniden evlenebilmek için beklenmesi gereken süre boşanma tarihinde sonra başlıyor.
Başvuru sahibi, 2014 yılında, Aile Mahkemesi’ne başvurup, hamile olmadığını kanıtlamak için tıbbi muayeneden geçmesi gerekmeksizin 300 günlük sürenin düşürülmesini talep etmişti.
Mahkeme, başvuranın hamile olmadığına dair bir hastaneden sağlık raporu almasına hükmederek, buna uymaması durumunda usul gerekçesiyle talebinin reddedileceğini açıklamıştı.
Bayraktar’ın başvurusu önce Yargıtay son olarak 2020’da Anayasa Mahkemesi tarafından reddedilmişti.
AİHM gerekçeli kararında ne dedi?
AİHM gerekçeli kararında, boşanmış kadınlara uygulanan bu uygulamanın cinsiyete dayalı ayrımcılık teşkil ettiğine hükmetti.
Doğmamış çocuğun babasıyla ilgili belirsizliğin giderilmesi amacıyla yürürlükte olan bu uygulamayı haksız ve gereksiz bulan AİHM, yasal sistemde mevcut olan başta DNA gibi testler olmak üzere babanın kim olduğu konusunun açıklığa kavuşturulması konusunda imkanlar olduğuna dikkati çekti.
İhlal kararını yeterli bulan ve maddi tazminata gerek görmeyen AİHM, Türkiye’nin sadece mahkeme masrafı olarak 564 euro ödemesine hükmetti.
Kaynak: tr.euronews.com