Fransa'da 17 yaşındaki Nahel'in bir polis memuru tarafından öldürülmesi gençlerin öfkesini ve "daha derin sorunları" yeniden alevlendirdi.
Nahel'in ailesinin oturduğu Paris'in batısında Nanterre'de Pablo-Picasso sitesinin sokaklarında protestolardan geriye yanmış arabalar, erimiş çöp bidonları kaldı. AFP, Nahel'in mahallesinde gezerek yaşananları halka sordu.
La voix des femmes de Pablo-Picasso derneğinin kurucu ortağı Fatiha Abdouni, şimdi gençlerin günlük yaşamın zorlukları, eğitim, iş ve konuta erişimdeki eşitsizliklerle ilgili hayal kırıklıklarını ve öfkelerini dinlemek zorundayız" diyor.
52 yaşındaki Abdouni'ye göre Nahel'in ölümünün "daha derin sorunları yeniden alevlendiren bir kıvılcım olduğu açık."
Abdouni, "Kırma ve yakmayı desteklemiyorum, kim destekliyor?" diye soruyor.
"Gençlere cumhuriyetin parçası oldukları söylenmeli"
2005 yılında Paris'in banliyösünde polisten kaçan iki gencin ölümüyle sonuçlanan ayaklanmaların ardından Clichy-sous-Bois'da kurulan bir derneğin koordinatörü olan Muhammed Mechmache: "Sorumsuzmuşlar gibi ebeveynleri suçlamak meseleye yardımcı olmayacaktır." ifadesini kullanıyor.
Mechmache "Bu gençlerle açıkça konuşmanın, onlara bu Cumhuriyetin bir parçası olduklarını söylemenin zamanı geldi" diyor.
"Adımız Michel'miş gibi bizi kontrol etmelerini istiyoruz"
Bu mahallede oturan 39 yaşındaki Muhammed, "Bir hayal kırıklığı, bir dejavu havası var. Onları anlıyorum, ben de burada büyüdüm. Ancak okulları ve dükkanları yakıp yıkmak delilik, çünkü hepimize zarar veriyor" şeklinde konuşuyor.
Onun arkadaşı 38 yaşındaki Sofiane da "Temel olarak, artık istemediğimiz şey zamansız polis kontrolleri. Adımız Michel'miş gibi bizi kontrol etmelerini istiyoruz" diyor.
Mohamed ve Sofiane şimdi "adaletin yerini bulmasını" umuyor: "Bu polis de bir insan, o da sizin ve benim gibi yasalara tabi bir kişi olmalı."
İçişleri Bakanı Gerald Darmanin'e göre isyanlar, küçük gruplar halinde dolaşan ve eylemlerini sosyal ağlar üzerinden aktaran "gençler" tarafından yönetiliyor.
Adalet Bakanı Eric Dupond-Moretti, ebeveynlere "çocuklarına sahip çıkmaları gerektiğinin bir kez daha söylenmesi" gerektiğini aktardı.
"Korkarım başka ölümler de olacak"
İşçi sınıfı mahallelerinden gelen öğrencilerin velilerinden oluşan Front de Meres'in kurucularından Fatima Ouassak, "En önemli şey çocuklarımıza umutlarını geri vermek, böylece geleceklerine inanmalarını sağlamak. Korkarım başka ölümler de olacak" şeklinde konuşuyor.
Pablo-Picasso'daki gençlerden hiçbiri AFP'ye yorum yapmak istemedi.
"Hedef alınan insanlar siyahlar ve Araplar"
Geçtiğimiz perşembe günü Nahel'i anmak için düzenlenen yürüyüşte 16 yaşındaki bir genç: "Hedef alınan hep aynı insanlar, siyahlar ve Araplar, işçi sınıfı mahalleleri. 17 yaşında bir çocuğun bu şekilde, bir hiç uğruna öldürülmesi ondan nefret etmemize neden oluyor" dedi.
Nahel'in büyükannesi pazar günü, "Camları kırmayın, okullara girmeyin, otobüslere zarar vermeyin" diyerek sükunet çağrısında bulunmuştu.
Kaynak: tr.euronews.com
