Miçotakis: Göçmen sorunu için AB Türkiye’ye yardım edebilir
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, göçmen sorunu ile mücadele için Avrupa Birliği'nin (AB) Türkiye'ye yeni ekonomik destek sağlayabileceğini kaydetti.Brüksel’de düzenlenen AB Liderler Zirvesi sonrası basın açıklamasında bulunan ve gazetecilerin sorularını yanıtlayan Miçotakis, düzensiz göçmen sorununu çözmenin en önemli unsurunun göçmen kaçakçıları ile mücadele olduğunu belirtti.
Miçotakis, Yunanistan’a son dönemde daha az düzensiz göçmen taşıyan tekne gelmesinin nedeninin Türkiye’den yola çıkan tekne sayısının azalması olduğunu belirterek, yola çıkan tekne sayısının azalması için Tunus ve Libya gibi Kuzey Afrika ülkeleriyle işbirliği yapılması gerektiğini savundu.
ERDOĞAN İLE GÖRÜŞECEK
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile NATO Zirvesi kapsamında Vilnius’ta buluşacağını kaydeden Miçotakis, Türkiye-AB ilişkilerinin çerçevesini yeni bir temele yerleştirmeyi umduklarını ifade etti.
Miçotakis, bardağın yarısını dolu görmek istediğini belirterek, son dönemde düzensiz göçmen taşıyan teknelerin yola çıkmadan engellenmesinde Türk yetkililerle daha iyi bir işbirliği içinde olunduğuna dikkati çekti.
“AB TÜRKİYE’Yİ DESTEKLEMEK İÇİN DAHA FAZLA AVRO VEREBİLİR”
Başbakan Miçotakis, “Türkiye’nin mülteci sorunuyla mücadelede müttefik olması gerektiğini birçok kez söyledim. Öte yandan, AB Türkiye’yi desteklemek için çok milyon avro verdi ve muhtemelen daha fazla da verebilir. AB’nin çok yıllık bütçesinin yeniden yapılandırılmasında Türkiye’nin gelecekte desteklenmesi için ek bir madde olabilir.” dedi.
Kendisinin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinin dışında, Türkiye ve Yunanistan Bakanları arasında da görüşmeler olabileceğini kaydeden Miçotakis, “Geçmişte de temaslar vardı. Bu temasların sık sık olması iyidir. (Göçmen sorunu ile) mücadelede Türkiye’nin gerçekten de iyi bir müttefik olduğunu ortaya koyabiliriz. Tabii kendisi de isterse.” diye konuştu.
BİR AÇIKLAMA DA ALMANYA BAŞBAKANI SCHOLZ’DAN
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Brüksel’de düzenlenen iki günlük AB Lider Zirvesi’nden sonra değerlendirmelerde bulundu. Zirvede AB’nin Türkiye ile ilişkilerinin de ele alındığı bilgisini paylaşan Scholz, “Burada, Türkiye’deki seçimlerin ardından yeni ve iyi işbirlikleri için imkanları kullanmak istiyoruz.” dedi.
Scholz, bunun zirvede kararlaştırıldığını belirterek, bu nedenle AB Komisyonu ve Yüksek Temsilciden bir bütün olarak karşılıklı ilişkilerin daha da geliştirmesi konusunda önerilerde bulunmalarını istediklerini ifade etti.
Zirvede Kıbrıs ve Yunanistan üzerine de konuşulduğunu aktaran Scholz, özellikle Kıbrıs meselesine yeni bir ivme kazandırılmasını ümit ettiklerini kaydetti.
AB liderleriyle Rusya-Ukrayna savaşı, göç, Çin ile ilişkiler ve Avrupa’nın ekonomik açıdan egemenliği konularının ele alındığını ifade eden Scholz, zirve öncesinde de NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile görüştüğünü kaydetti.
Scholz, AB ve NATO’nun son 16 aydaki durumdan güçlenerek çıktığını belirterek, “AB Liderler Zirvesi’nde bir kez daha güçlü birliktelik sinyali verildi. Özellikle iki hafta sonra Vilnius’ta yapılacak NATO zirvesi açısından.” ifadesini kullandı.
Avrupa’da savunma kapasitelerinin birleştirmesi, Avrupa savunma sanayisinin performansının artırılması ve üretimin hızlandırması gerektiğini vurgulayan Scholz, bu konuda özellikle mühimmat üretiminin genişletilmesine ilişkin yasanın hızlı bir şekilde onaylanmasının önemine işaret etti.
Scholz, Ukrayna’ya sadece mühimmat değil, insani, mali ve diğer askeri araçlarla gerektiği sürece destek vermeyi sürdüreceklerini yineledi.
Göç konusunda AB içişleri bakanlarının bu ayın başında ortak iltica politikası konusunda uzlaştığına işaret eden Scholz, bunun, AB’nin zor konularda da hareket kabiliyetine sahip olduğunu gösterdiğini belirtti. Scholz, “Elbette böyle şeyler uzlaşma olmadan asla olmaz.” dedi.
İltica konusunun hızla Avrupa Parlamentosu’nda müzakere edilerek sonuçlandırılmasının önemli olduğunu vurgulayan Scholz, AB ülkelerinin herkes için bağlayıcı olacak bir iltica politikasını uygulayacaklarına inandığını belirtti.
Scholz, AB ve Almanya’nın göçe ihtiyaç duyduğunu ifade ederek, düzensiz göçün sınırlandırılması ve aynı zamanda düzenli göç için tekliflerin sunulması gerektiğini kaydetti.