Aydın Kredi Yurtlar Kurumu'na (KYK) bağlı Güzelhisar Kadın Evi'nde yaşanan asansör faciası, kamu yurtlarındaki denetim eksikliği ve ihmallere dikkat çekti.
Güzelhisar no'lu kız yurdu öğrencileri, bir aydır asansörlerin sürekli arızalanması nedeniyle yurdun yönetimine ve idarecilerine şikayette bulunuyor. Öğrenciler bu konuyla ilgili Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) ile de temasa geçti.Ancak uyarıları dikkate alınmadı. 25 Ekim gecesi asansörün çökmesi sonucu 4. sınıf öğrencisi Zeren Ertaş hayatını kaybederken, 15 öğrenci de yaralandı.
“YETKİLİLER BİLİYOR VE GÖRMÜYOR”
Aydın Valiliği, yaptığı açıklamada, 15 kişilik asansöre 16 kişinin binmesi nedeniyle asansörün bozulduğunu söyledi. Öğrenci derneklerine göre asansör sorunu olan tek yer Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdu değil. Olaydan bu yana onlarca asansör arızası ihbarı aldıklarını ve benzer olayları kendilerinin de yaşadıklarını söyleyen öğrenci temsilcileri, KYK yurtlarındaki birçok sorunun öğrenciler ve ilgili makamlarca bilinmesine rağmen görmezden gelindiğini söyledi.
Öğrenci topluluğu öğrencisi Ceren Kumaş, DW Türkçe'ye verdiği röportajda, Aydın asansör faciası gecesi profesörü İstanbul'da ziyaret ettiğini söyledi.Doktor Halil İnalcık, benzer bir olayın KYK yurdunda da yaşandığını bildirdi:
“Zeren'in öldüğü gece, Aydın'ın kazasının hemen ardından arkadaşımız kaldığım yurtta 21 kişilik asansörde mahsur kaldı. Tek başına içeri girdi ve asansör yine bozuldu. Yurt personelinin tamamına ulaşamadık.Güvenliğe gittiğimizde bize “Bu saatte asansörde ne yapıyorsunuz?” diye sordu ve müdahale etmedi. “Bizim çabalarımız sayesinde arkadaşımızı dışarı çıkardık.''
“Banyo tavanı çöktü”
Kumaş, bu hafta yaşadığı yurtta 5-6 kişinin bulunduğu asansörün kaydığını iddia ediyor. Bunun aslında genel birsorun olduğunu ve birçok KYK yurdunun asansör sorunu yaşadığını belirten
Kumaş, öğrenci olarak kendilerini güvende hissetmediklerini ancak yurt yönetiminin güvenlik açısından dikkat ettiği tek şeyin giriş ve çıkış olduğunu anlatıyor. Öğrencilerin çıkış saatleri "Bu şekilde güvenlik garanti edilemez" diyen Kumaş, dün İstanbul'daki Vezneciler KYK yurdunun banyo tavanının çöktüğünü sözlerine ekleyerek şunları söyledi:
“O banyoda bir arkadaşımız olabilirdi. Yani asansörün tavana düşüp başımıza düşmesi durumunda güvende olacağımız bir durum yok” dedi.
YURT MÜDÜRÜ 'KORKUYORSAN BİNME' DEDİ
Yurtlarda hem beslenme hem de barınma açısından sağlıklı koşulların bulunmadığını, yaşadıkları problemlerle ilgili seslerinin asla duyulmadığını söyleyen Kumaş, "Biz Aydın'da yaşanan cinayetin sorumlularını biliyoruz. Ya da olayın üstünü örtbas etmek isteyenleri de tanıyoruz. Sorumlulardan hesap soracağımız günler önümüzde. Gençlik hesap soracak" diye konuşuyor.
Aydın KYK'daki asansör faciasının ardından Güzelhisar yurt yerleşkesinde başlayan protestolar yurt geneline yayıldı.Kentin birçok meydanında ve KYK yurtlarında gösteriler düzenlendi. Sinop'ta Seyyid İbrahim Bilal KYK yurdunda eylem yapan öğrencilere yurt başkanı şu mesajı gönderdi: “Korkuyorsanız, düşeceğinizi düşünüyorsanız asansöre binmeyin.
'DAHA BİRKAÇ GÜN ÖNCE YANGIN ÇIKTI, ALARM YOK'
Barınamıyoruz Hareketi'nden üniversite öğrencisi Ebru Gürsoy, "Bu olayın ardından onlarca yurttan asansör arızasına dair ihbar aldık. bunun dışında benzer durumlara dair de ihbarlar almaya devam ediyoruz" diyor. İhbarlarla ilgili hukuki yollara başvuracaklarını ifade eden Gürsoy, "KYK yurtlarında böcek, pislik, az yemek diye başlayan sorunlar artık öğrencilerin canına kasteder boyutta" diye konuşuyor. Daha birkaç gün önce üç aylık bir yurt olan Mersin KYK'da yangın çıktığını ve yurtta alarm sistemi olmadığının anlaşıldığını anlatan Gürsoy, yurtlarda güvenli yaşam koşullarını sağlayan herhangi bir önlem bulunmadığını, afetlere karşı hazırlığın da söz konusu olmadığını söylüyor.
Gürsoy, öğrenciler olarak önemsendiklerini düşünmediklerini söyleyek şöyle konuştu:
"Buna dair kıstasımız hissiyatımız değil böcekli yemeklerimiz, çöken tavanlarımız, insan pisliği basan çamaşırhanemiz, çamur akan musluklarımız, kastedilen canımızdır. Bireysel bir hissiyattan öte somut koşulları değerlendirdiğimizde önemsendiğimizi düşünmüyoruz. "
(karar)