İmamoğlu, Kaftancıoğlu ve Yüksel kampanya ekibinde
KAYNAK,GETTY IMAGES
Seçimlerin ardından Kılıçdaroğlu, ilk iş olarak seçim gecesi veri akışını sağlayamadığı ve süreci yönetemediği gerekçesiyle bilgi ve iletişim teknolojilerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel’i görevden aldı.
14 Mayıs seçimlerinin seçim kampanyasını “profesyonel” bir ekiple yürüten Kılıçdaroğlu, strateji değiştirdi ve parti kadrolarıyla kampanyayı yürütme kararı aldı.
Bu çerçevede 2019 seçimlerinin kazanılmasında önemli rol oynayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun kampanyada etkin görev alması kararlaştırılırken, seçim güvenliği de İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na emanet edilecek.
Eski Kağıthane İlçe Başkanı ve İstanbul’da 2. Bölgeden aday olup seçilemeyen Mehmet Ali Yüksel’i “Siyasi İşler ve Seçim Propagandası”' konusunda başdanışman olarak görevlendirdi.
Milliyetçi seçmeni ikna stratejisi
Kampanya ekibini yenileyen Kılıçdaroğlu’nun, Erdoğan’la arasındaki oy farkını kapatıp, öne geçmek için zorlu bir süreci aşması gerekecek.
İlk tur seçimde hayal kırıklığına uğrayan Millet İttifakı seçmenini ve Kürt seçmeni yeniden sandık başına götürmek için motive etmesi gerekecek. Ayrıca, iki adaya oy vermeyen ve Sinan Oğan’ı tercih eden seçmeni de ikna etmek zorunda.
CHP, istenilen sonucun alınmamasında en önemli etken olarak Cumhur İttifakı’nın, Yeşil Sol Parti işbirliği nedeniyle “terörle işbirliği yapıyorlar” algısı olduğunu düşünüyor. Bu konuda daha net ve güvenlik kaygısını giderici söylemlerin ön plana çıkarılması görüşü dile getiriliyor.
Erdoğan’ın seçimi kazanması veya fark atması halinde, muhalif seçmenin ağır baskılarla karşı karşıya kalabileceği vurgusu da öne çıkarılacak.
İlk turda seçimin kazanılamamasının bir nedeni olarak da İYİ Parti ve muhafazakar seçmenin destek vermemesi görülüyor. Bu nedenle de Kılıçdaroğlu’nun önceliği milliyetçi seçmeni ikna etmek olacak. Ancak, Kılıçdaroğlu’nun kendisine en büyük desteği veren Kürt seçmeni yeniden sandığa götürmek için de denge kurması gerektiğine işaret ediliyor.
Oğan’la görüşme olabilir
KAYNAK,GETTY IMAGES
Kılçdaroğlu seçim gecesi Sinan Oğan’ı arayarak aldığı oy nedeniyle de kutlamıştı. Oğan’a giden oyları çekebilmek için Kılıçdaroğlu’nun görüşme yapabileceği de kulislere yansımıştı.
Her iki adayla da görüşmeye açık kapı bırakan ancak terörle mesafe ve göçmen politikası olmak üzere “kırmızı çizgileri”nin kabulü koşulunu getiren Oğan’la görüşme konusunda ise henüz netleşmiş bir program yok. Ancak kulislerde kısa süre içinde bu görüşmenin olabileceği ifade ediliyor.
7 Haziran-1 Kasım örneği: Her seçimin dinamiği farklı
27. Dönem Ankara Milletvekili Levent Gök’e göre, Kılıçdaroğlu’nun iyi bir stratejiyle ikinci tur seçimi kazanması mümkün. AKP ve Erdoğan’ın oylarındaki erimeye dikkat çeken Gök, “Elbette arzu ettiğimiz bir sonuç değil ama cumhurbaşkanlığını almak gerekiyor. Ondan sonra da dönüşümü gerçekleştirmek önemli. O nedenle biz umudumuzu asla kaybetmiyoruz ve seçimi kazanacağımıza inanıyoruz” dedi.
Her seçimin dinamiğinin farklı olduğunu, 28 Mayıs’ta seçmenin bir kez daha düşüneceğine dikkat çeken Gök, “7 Haziran 2015 seçimleri ile 1 Kasım seçimlerini düşünün. İki seçim arasında kısa süre vardı ancak çok farklı sonuçlar çıktı. O nedenle 14 Mayıs ile 28 Mayıs’ın seçim dinamiği de farklı olacaktır ve biz tüm dikkatimizi ikinci tura verdik” görüşünü dile getirdi.
Gök, parlamento çoğunluğunun Millet İttifakı’nın elinde olmasının avantaj olarak yorumlanması konusunda ise “Bu sistem cumhurbaşkanlığı üzerine kurulu ve orayı almak önemli. Cumhurbaşkanı’nın bütçe yapmak, kararname çıkarmak gibi bir çok yetkisi var. Seçim alındığında, dönüşüm için parlamentoda da bu değerlendirilir” yorumunu yaptı.
“Oğan’a giden yüzde 70’lik oy alınabilir”
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da yakın kurmay ekibiyle ikinci tur stratejisi çalışıyor. Partide yapılan ilk analizlerde Sinan Oğan’a oy verenlerin yüzde 70’inin protesto oyları olduğu tespiti yapıldı. Oy farkının kapatılabilmesi için Oğan’a giden oyların Kılıçdaroğlu’na yöneltilmesi, sandığa gitmeyen yaklaşık 8,5 milyon seçmenin bir bölümünün sandığa gidişin sağlanması ve 1 milyon 200 bin civarındaki geçersiz oyun ikinci turda azalmasıyla farkın kapatılıp seçimin kazanılabileceği hesabı yapıldı.
DEVA Partisi Sözcüsü İdris Şahin istenilen oyun alınamamasında, “evdeki, köydeki” seçmene ulaşılamamasını gösterdi. Sokakta değişim iradesini gördüklerini, ancak AKP’nin sosyal iletişimi az olan “evdeki” ve kırsaldaki seçmene daha çok ulaştığının görüldüğünü belirten Şahin, kamuoyu anketlerinin de yanıltıcı sonuç verdiğine işaret etti. İttifak partileri olarak kampanyaya güçlü destek vereceklerini belirten Şahin şu görüşleri dile getirdi:
“Yüzde 12’lik sandığa gitmeyen kimler, onları çıkarıyoruz. Buna göre bir kampanya yürütüp o insanları sandığa getirmeye çalışacağız. Çünkü yeni seçmen kazanmak zorundayız. İkinci turda sadece iki adaylı yarış olacağı için oy pusulalarındaki hataların da düşeceğini hesaplıyoruz. Amacımız tüm gücümüzle eksikleri tamamlayıp, öne geçmek. Bizim ulaşılamayan kitleye nasıl ulaşırız, farkı nasıl kapatırız buna bakmak gerekiyor.”
“Kılıçdaroğlu’nun adaylığına tepki oldu”
KAYNAK,GETTY IMAGES
Hem parlamento hem de cumhurbaşkanlığı seçiminden istediği sonucu alamayan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de yarın kurmaylarıyla ikinci tur stratejisini ele alacak.
İYİ Parti kulislerinde, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına tepki gösteren bir grup partili seçmenin oy vermediği ve Sinan Oğan’ı tercih ettiğine dikkat çekiliyor. Oğan’la temas kurabileceği, ancak seçmeninin blok olarak hareket etmeyeceği değerlendirmesi yapılıyor.
Akşener’in adaylık belirleme sürecinde masadan kalkıp, tekrar oturmasının güven kırılmasına yol açtığı, kampanya sürecinde de seçmenini ikna edemediğine dikkat çekiliyor.
Bir parti yöneticisi, Kılıçdaroğlu’nun adaylına parti tabanından itirazlar konusunda uyarıları yaptıklarına dikkat çekerek, “Kampanya sürecinde ise bunları geride bırakıp Kılıçdaroğlu için oy istedik. Ama anlaşılan bu tabanı yeterince ikna edememiş. İkinci turda daha çok bu seçmene yönelmemiz gerekiyor” görüşünü dile getirdi.
Erdoğan “beka söylemi” ile yüzde 55 peşinde
KAYNAK,GETTY IMAGES
AKP, 14 Mayıs öncesinde, Millet İttifakı’nın tersine, Erdoğan’ı yarışı önde bitirme olasılığı yüksek görülmesine karşın seçimin ikinci tura kalma olasılığını da dikkate alarak hazırlıklarını yaptı. İkinci tur planında hem seçmeni ikna etmek için zaman kazanılacağı, hem de böylece seçmenin taleplerini görüp, buna göre yürütülecek kampanyayla, Kılıçdaroğlu ile farkın açılması planlandı.
Yakın kurmayları ile ikinci tur kampanya süreci üzerinde çalışan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, kampanyasını büyük ölçüde, özellikle batılı ve milliyetçi seçmende karşılık bulan ve kendisinin yarışı önde bitirmesini sağladığı düşünülen, muhalefetin “terörle işbirliği” iddiaları ve “beka” söylemi üzerine kurması planlanıyor.
Cumhur İttifakı’nın parlamento çoğunluğunu sağlamasının avantajıyla seçime gidecek olan Erdoğan, “siyasi kriz” olmaması için yüzde 50’nin üzerinde ve Kılıçdaroğlu’na açık ara fark atacağı bir tablo hedefliyor.
Seçimin kilit ismi olan Sinan Oğan’la temas konusunda somut gelişme olmazken, MHP’nin bu konuya sıcak bakmayacağı düşünülüyor. MHP, Oğan’ı daha önce iki kere partiden ihraç etmişti.
Zengin: En az yüzde 54-55
Önceki dönem AKP Grup Başkanvekilliği görevinde bulunan ve İstanbul Milletvekili seçilen Özlem Zengin, ikinci tur hedeflerinin en az yüzde 54-55 oy oranı olduğunu söyledi.
Seçimde adil bir yarış olduğunu ve sonuçta kazanan tarafın kendileri olduğuna işaret eden Zengin, seçimin ikinci tura kalmasının Erdoğan’a yarayacağına işaret etti. Zengin, “En az yüzde 54-55 gibi bir oy alacağını tahmin ediyorum. O nedenle ikinci turda hayır var” dedi.
AKP’nin yüzde 7 oy kaybını, 21 yıldır iktidarda olan bir parti olarak başarısızlık olarak görmediğini belirten Zengin, oy geçişinin daha çok ittifak içi partilere olduğuna işaret etti:
“İttifakta olduğunuzda diğer partilerin seçmenini oy verebilir hale getiriyorsunuz. Özellikle Anadolu’da, ‘Biz Tayyip beye destek veriyoruz, ama bir vekilimiz de bizim çıksın’ diyor. O nedenle dışarıya gitmiyor oylar.”
Seçim sonuçlarına ilişkin asıl muhalefetin düşünmesi gerektiğini belirten Zengin, “CHP’liler, partisine oy vermemiş görünüyor. Özellikle CHP’nin ulusalcı kanadı Sinan Oğan’a oy vermiş. İttifak içinde yer alan bazı partilerin katkısı olmadığı görülüyor” görüşünü dile getirdi.
