Can Atalay'ın avukatları, Yargıtay'ın kararının ardından Anayasa Mahkemesi ve HSK'ya itirazda bulundu. Can Atalay'ın avukatı Özgür Urfa, şunları söyledi: "Anayasa'yı askıya aldılar, Anayasa Mahkemesi'nin kapısını kapattılar. HSK ya bu kişileri kovar ya da bu suça ortak olur" dedi.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, "Anayasa Mahkemesi'nin TİP Milletvekili Can Atalay hakkında verdiği ikinci ihlal kararının hukuki değeri bulunmadığını" ve bu bağlamda Anayasa'nın 153/6 maddesinin geçersiz olduğunu belirtti. Madde kapsamında uygulanabilecek herhangi bir kararın bulunmadığını belirterek, Anayasa Mahkemesi kararına uymama kararı verdi. Mahkeme, söz konusu kararın "hukuksal" bir davranış olduğunu belirtti.
Daire, Anayasa Mahkemesi'nin ihlale ilişkin ikinci kararının hukuki değerinin bulunmadığına ve karara uyulmaması gerektiğine karar verdi.
'ANAYASAYI ASKIYA ALIP AYM’NİN KAPISINA KİLİT VURDULAR'
Atalay'ın avukatı Özgür Urfa, Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin kararına ilişkin şunları yazdı:
"Yargıtay 3. Ceza Dairesi, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin adli darbesine bir kez daha katıldı. Anayasayı askıya aldılar, Anayasa Mahkemesinin kapısını kilitlediler. HSK bu kişileri kovuyor ya da suça ortak ediyor. Anayasa Mahkemesi üyelerinin bile cübbelerini çıkarıp istifa etmesi gerekiyor, çünkü artık mahkeme yok."
YARGITAY'DA İKİNCİ KRİZE NEDEN OLAN GELİŞMEDE NE OLMUŞTU?
Gezi davasında tutuklu bulunan Can Atalay'ın TİP tarafından Hatay milletvekili seçilmesinin ardından, "Hakkında açılan davanın durdurulması ve milletvekili seçilmesi nedeniyle serbest bırakılması" talebi Yargıtay 3. Mahkemesi'ne sunuldu. Temyiz. Ceza mahkemesi tarafından reddedildi.
Hemen ardından Atalay'ın avukatları, yargılamanın ertelenmesi kararı ve özgürlük talebinin reddedilmesi üzerine Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu.
Bu arada Yargıtay 3. Ceza Dairesi de Gezi Parkı davasında Can Atalay'a verilen 18 yıl hapis cezasını onadı. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, bir üyenin dosyanın hazırlanamayacağını söylemesi üzerine davanın duruşmasını 12 Ekim'e erteledi.
Anayasa Mahkemesi 25 Ekim'deki toplantısında oy çokluğuyla Can Atalay'ın "seçilme hakkı" ile "kişi hürriyeti ve güvenliği hakkı" bakımından haklarının ihlal edildiğine karar verdi.