Türkiye Taşkömürü Kurumu TTK Amasra Müessesesi'ne ait maden ocağında 14 Ekim 2022'de 43 işçinin hayatını kaybettiği, dokuz emekçinin de yaralandığı patlamaya dair 7'si tutuklu 23 sanığın yargılanması sürüyor.

Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan 195 sayfalık iddia belgesinin, Bartın Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilmesiyle 25-28 Nisan, 3-5 Mayıs ve 24-25 Temmuz tarihlerinde hakikatleştirilen mahkemelerin ardından davanın dördüncü oturumu, ikinci gününde devam ediyor.

Bartın Ağır Ceza Mahkemesi'nce Bartın Adliyesi'nde özel olarak oluşturulan salonda görülen mahkemeye, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekiler, patlamada hayatını kaybeden yakınları ile taraf avukatları katıldı.

Adliye içi ve çevresinde kolluk kuvvetleri tarafından özel güvenlik önlemi alındı.

 Tanıkların dinlenmesiyle süren mahkemede, maden emekçisi Aykut Atak, son 1 ayda hava sıkıntısı yaşadıklarını, ocağın evvel ki zamanlara göre daha sıcak olduğunu söyledi.

'120 ARABA KÖMÜR ÇIKARMADAN BİZİ BIRAKMIYORLARDI'

Maske eğitimlerinin eksik olduğunu ve kurtarma çalışmalarında kendisinin de maskeyi açamadığını anlatan Hamle, "İmal baskısı vardı, evvelden 100 araba çıkarıyorduk.Son zamanlarda 120 araba kömür çıkarmadan bizi bırakmıyorlardı. Gaz seviyesi yükseldiğinde yukarıda bulunan sensörler alarm vermemesi için tavandan aşağı indiriliyordu. Bunu yapan da amirlerimizdi. Sensör çalıştığında elektrik kesildiği için vagonlar gitmiyor. Bunu önlemek için sensörler indiriliyordu. Birkaç kez metan gazı seviyesi yükselip sensörler alarm seviyesine geldiğinde bizim yanımızda aşağıya indirildi ve üretime yeniden devam edildi" diye vurguladı.

'ADAM KAYIRMACILIK VARDI'

Maden emekçisi Şener Bensiz, patlama günü kurtarma çalışmalarına katıldığını ve maskelerini arkadaşlarıyla birbirlerine bakarak açtıklarını belirterek "Başka bir deyişle kolay açamadık''. İş yerinde adam kayırmacılık da çok yapılıyordu. Şefin, müdürün adamı olan  az çalışırdı,şefin müdürün adamına kolay işler verilirdi. İmalat baskısı da çoktu. Üretim sırasında metan gaz değeri ne zaman yükselirse sensörler ötmemesi için tavandan aşağı indirilirdi" diye belirtti.

İşçilerden Hasan Ergin de kurumda haksızlık, adam kayırma, üretim baskısı, mobbing uygulandığını söyleyerek bu gidişatları arzuhalle müessese müdürüne bildirdiği için İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci'nin kendisinin misyon yerini değiştirdiğini açıkladı.

Maden emekçisi Vural Çolak ise kurtarma çalışmalarına katıldığında kendi maskesini açamadığını, başka bir arkadaşının maskesini kullandığını açıkladı.

Patlamada yaralanan ve gazdan zehirlenerek vefat eden arkadaşlarının birçoğunun maskesiz olduğunu gördüğünü aktaran Çolak sözlerine şöyle devam etti:

"Maskeyi kimisi açamamış, kimisi açmış ama elinde kalmış.Hayatını kaybeden arkadaşlarının maske istasyonlarına ulaşamadığı için öldüğünü açıkladı. Taş tozu uygulaması olsaydı bu kadar ölüm olmazdı. Müfettişler, taş tozu uygulanmadığını görmelerine rağmen hiçbir şey demediler. Yine denetimlerde müfettişleri gaz değerlerini ve aşağı indirilen sensörleri görmesinler diye özellikle başka yerlerden geçirdiler. Hava yetersizliği de vardı. İşe hep yorgun başlardık. Üretim baskısı vardı. Üretim baskısı nedeniyle sensörler aşağı indirilirdi. Şu anda her şey çok yerinde. Her yerde emir var, her gün gaz ölçümü yapılıyordu.Denetleme ve tedbir üst düzeyde. Biz çalışmayı yeni gördük, öğrendik şeklind belirtti"

'MOBBİNG UYGULANDI'

Nakliye servisinde çalışan maden emekçisi Ayhan Kobay, patlama günü vardiyada olduğunu ve patlama sırasında kuyu başında malzeme hazırladığını belirtti.

Kobay, eksi 250 kotundan patlama olduğu yönünde haber aldıklarını dile getirerek "Kurtarma çalışmalarında eksi 350 kotuna indik. Duman çoktu, görüş mesafesi 3-4 metreydi. Önce Taner Şen'i gördüm, bilinci yerindeydi, yanık var mıydı göremedim. Daha aciliyet gerektiren arkadaşlarım için ilerledim ama Taner de vefat etti. Öncesinde metan gazı olduğu için bir ayağı boşaltmış, üretimi durdurmuştum. Ama ikinci gün aynı yere tertip verildi. Ben o ayağı kapattığım için başıma gelmeyen kalmadı, mobbing uygulandı" ifadelerini açıkladı.

Duruşmaya öğle arası verildi.

Nisan ve mayıs aylarında iki celse ve 7 gün süren duruşmalarda tutuklu ve tutuksuz yargılanan sanıkların ifadeleri, 4-25 Temmuz'da da müşteki ifadeleri alınmıştı.

NE OLMUŞTU?

Bartın'ın Amasra ilçesindeki TTK Amasra Müessesesine ait maden ocağında 14 Ekim 2022'de saat 18.15 sıralarında meydana gelen patlamada 41 emekçi hayatını kaybetmiş, 11 işçi yaralanmıştı. Bir emekçi kaldırıldığı hastanede 4 Kasım 2022'de, bir işçi de 5 Nisan'da tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.

Amasra Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında aralarında TTK Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir'in de bulunduğu 24 şüpheli gözaltına alınmıştı.

Şüphelilerden TTK Amasra Müessese Müdürü Cihat Özdemir, Müessese Müdür Yardımcısı Salih Atmaca, İşletme Müdürü Selçuk Ekmekci, İş Güvenliği ve Eğitim Başmühendisi Volkan Soylu ve Başmühendis Mehmet Tural ile kartiyelerden (birkaç üretim ünitesinden oluşan ocak) sorumlu maden mühendisleri Levent Aydın ve İbrahim Hakan Mengeş ile emniyet mühendisi Şahan Kahraman "bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne ve yaralanmasına neden olmak" suçundan tutuklanmış, 4 şüpheliye adli kontrol hükümleri uygulanmış, şüphelilerden 3'ü çıkarıldıkları hakimlikçe, 9'u savcılık sorgularının ardından serbest bırakılmıştı. Bu şüpheliler arasında yer alan bir şahıs hakkında da soruşturma sürecinde takipsizlik kararı verilmişti.

Afyonkarahisar'da zincirleme kaza: Astsubay şehit oldu, 15 kişi yaralandı Afyonkarahisar'da zincirleme kaza: Astsubay şehit oldu, 15 kişi yaralandı

İddianamede, tutuklu sanıklar Özdemir, Ekmekci, Soylu ve Tural'ın 42 kere "mümkün kastla öldürme" suçundan toplam 840 yıldan 1050 yıla kadar, 4 kere"mümkün kastla yaralama" kabahatinden de toplam 4 sene 16 aydan 12 seneye kadar hapisi talep ediliyor.

Bu 4 sanığın iki suçtan toplam 844 yıl 16 aydan 1062'şer seneye kadar hapsi istenen iddia belgeside, diğer 4'ü tutuklu 19 sanığın ise "şuurlu taksirle birden fazla bireyin vefatına ve yaralanmasına sebep olma" kabahatinden 2 sene 8 aydan 22sene 6'şar aya kadar hapis cezası isteniyor.

Mahkeme heyeti, 28 Nisan'daki mahkeme duruşmasında açıkladığı ara kararda, müessese müdür yardımcısı Salih Atmaca'nın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına, diğer 7 sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar vermişti. (duvargazete)

Editör: Haber Merkezi